Karar Özeti: Veri Koruma Otoritesi , özel kamera gözetim görüntülerinin yasa dışı kullanımı olduğunu söylediği için yerel bir misyoner örgütüne kınama yayınlamıştı. Mahremiyet Temyiz Kurulu, misyoner örgütün söz konusu kişisel verileri işlemek için gerçekten yasal dayanakları olduğu sonucuna vararak bu kararı bozmuştur. İlgili dava, bir çatışma yaşayan komşu A ve B’nin etrafında dönmektedir. B, mülküne güvenlik kamerası yerleştirmiş ve bazı görüntüler A’nın B’ye yönelik görünüşte taciz edici davranışını ortaya çıkarmıştır. B, bu görüntüleri A’nın yönetim kurulu üyesi olduğu yerel bir misyoner örgütünün yönetim kurulu üyesi C ile paylaşmıştır. C ayrıca örgütün başkanı D’yi de dahil etmiştir. İzledikleri görüntülere dayanarak, C ve D, A’nın yönetim kurulu üyesi olmaya uygun olup olmadığını sorgulamış, görüntüleri A’ya ve (A’nın orada olmasını istediği) eşine sunmuş ve bazı tartışmaların ardından A, kuruldan çekilmiştir. A, daha sonra, güvenlik kamerası görüntülerinde kişisel verilerinin haksız ve hukuka aykırı olarak işlenmesi nedeniyle Otorite’ye şikayette bulunmuştur.Veri Koruma Otoritesi tarafından, meşru menfaatin gerekli üç unsuru gözden geçirildikten sonra, bu durumun gerçekleşmediğine karar verilmiştir. 1) İlk olarak, Otorite, misyoner organizasyonun kişisel verileri işlemek için meşru bir menfaati olduğu sonucuna varmıştır. 2) İkinci olarak, bununla birlikte, bu ilgiyi elde etmek için işlemenin “gerekli olmadığını” ve bu nedenle, dengeleme testinin veri konusunun (bu durumda “A”) lehine sonuçlanması gerektiğine karar vermiştir. Aksine, Norveç Mahremiyet Temyiz Kurulu, görüntüleri izlemek için gerekli görüldüğünden, meşru menfaatin ikinci koşulunun gerçekten yerine getirildiği değerlendirmesinde bulunmuştur. Ayrıca, görüntüleri yalnızca C, D, A’nın kendisi ve eşi (talebi üzerine) izlediğinden, A’ya verilen zararın az olduğu düşünülmüştür. Mahremiyet Temyiz Kurulu tarafından, misyoner kuruluşun söz konusu kişisel verileri işlemek için Madde (6)(1)(f) uyarınca yasal dayanakları olduğuna karar verilmiştir.